8 Temmuz 2011 Cuma

bir kedi yeter!



Yalnızken köpek taklidi yapan kedimiz kameralara yakalandığını anlayınca kedi miyavlamasına geri dönüyor. Ben de küçükken şarkı söylerken yakalandığımda andımız okumaya başlardım.

Hayatı ve kafaları güzelleştirmek için bir kedi yeter. Kediniz böyle manyaksa hayattaki diğer manyaklara yer de kalmaz, tertemiz olur hayatınız.

7 Temmuz 2011 Perşembe

joaquin cortes'in telefonu olan var mı?



Kendisine diyeceklerim var.

İzninizle onu insan ırkının en güzel yaratılmışı seçiyorum. Başka hiçbir erkek dans etmesin, kadın bel kıvırmasın lütfen. Herkes izlesin feyz alsın.

Yaa ben bu adamın varlığını ne güzel unutmuş mutlu bir evlilik yapmıştım. Dün gece Saba Tümer'in tekrar programında karşıma çıktı yine. Gecenin bir yarısı fal taşı gibi açıldı gözlerim. Bey kızdı. Dişlek bu herif dedi ama çok geçti artık. Nasıl unutacağım tekrar, bilmiyorum.

Bu adam bana varsa Dudullu'daki arsayı üstüne yaparım.

Yaparım valla bey kusura bakma. Cortes bu boru mu?

4 Temmuz 2011 Pazartesi

efes pilsen mahşer


Dün ve evvelsi gün vuku bulan Efes Pilsen One Love Festivali'nden girelim. Yaşlılığım münasebetiyle iki güne de son grupları izlemek amacıylan katıldım. Yine de katılmaz olaydım. O kendini bilmez arsız gençliğin başka gidecek yeri yokmuş gibi tüm enerjisiyle orada olması bazı bazı sinirimi bozdu. Sadece yeşil kafalı gotik bir kız vardı böle topluca. Onu çok sevdim. Ama tuvalet sırasında götüme kaçan kız, seni hiç sevmedim. Çünkü götüm götüm götümün dibinde duran insanları hiç sevmem. Hani böyle bazıları vardır arkadan yürürken soluğunu hissedersin. Gel götüme gir istersen taşıyım seni gideceğin yere kadar demek istersin. İşte aynen öyle bir kız vardı ilk gün 45 dakikalık tuvalet sırasında tanıştık. Mütemadiyen dokanma, böle bi dengesizlik, sürtünme, sıcak. Bir dedim iki dedim, büyüğüsün dedim yapma dedim ama son noktada "Pardon siz sarhoşsunuz sanırım" sözcükleri buz parçaları olarak döküldü ağzımdan. Kız "yoooo" dedi. "Hmmm peki tansiyonunuz mu düşük bi dengesizsiniz. hayırdır. Bana devriliyorsunuz da" dedim. "yooo farkında diilim" diyip bir adım geri çekildi. Bir an kavga çıkarmakla çıkarmamak arasında gidip geldiğini hissetsemde kibarca sorduğumdan kötü sözün sahibi olmak istemedi. Kıyamam.

-Yılların küçük kızlar konusunda bana öğrettiklerinden biri onlara kötü bişe bile deseniz kibarca söylediğinizde kedi yavrusu gibi cevap verdikleri. Geçende konser sırasında tuvalete gitti diye yerine geçtiğimiz bir minik kız geri döndüğünde "pardoaan ama burası benim yeriaam" dedi mesela. Yüzüne bir anne şevkatiyle sırıtıp 5 yaşında şımarık ve birkaç sene sonra yatılı okula vereceğim küçük kızıma anlatır gibi "ama tatlım konserde benim yerim olmaz kiii. Okul mu burası" dedim, kolunu okşadım. "Amaaa yaaa" diyip dudak büktükten sonra yanımızda durmaya ikna oldu. Kız da benim iki katım kavga çıkarsa kesin döver şahsen. Genç irisi böyle, bir ekmek yiyordur bir oturuşta. Ama işte dediğim gibi sinsi bir kibarlıkla ağzıma geleni sayıyorum hem ben rahatlıyorum, hem karşımdaki kırılmıyor.-

Neyse tuvalet mevzuu büyümeden işeyip dışarı çıktığımda Manic Street çooktaaan sahneye çıkmış o ruhsuz performansını sergiliyordu. Yeaa abicim o kadar yol tepmişsin iki değişik akor bas di mi ya? Kasetten dinlerdik biz gelmeseydin yormasaydın kendini hissiyatıylan ilk günü alanı terkettik.

Ertesi gün ise gençlik abarmıştı. Metrekareye 4 gencin düştüğü ve bunlardan ikisinin zevzek diğer ikisinin yeaa festival ruhuuu vuhhuuu dediği bir ortama attık adımlarımızı. Neyse gençler eylensin önden Suede izleyip kaçıcaz zaten dedik ama o da ellerim bomboş yüreğimde bir sızı ateşe atılmış bir demir gibi kor hala romantizmine dönüştü. İlk birkaç şarkıda noolmuş bu adamın sesi mi kısılmış dedik ama baktık her İngiliz gibi motor sonradan ısındı. Birkaç şarkıda keyfimiz yerine gelmişti ki tempo yine düştü, derken siyatiklerim azdı. Bey dedim dönelim de sen bir bardak kapat benim kuluçlara. Öle döndük.

Dolayısıyla festival izlenimlerimde bunlardan ibaret: Göte kaçan kız, gotik kız, tuvalet sırası, bayık street, süet, sahtekar pezevenk gençlik


He bir de dün sincap gördüm, hayatım değişti.
Bir de Sezgi'yi gördüm festivalde. -Sincaptan bahsetmişsin benden niye bahsetmedin diyor. Al bahsettim, sen de bir sincap sayılırsın.-